Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İŞKUR Gençlik Programı’nın detaylarını açıkladı.
Üniversite öğrencileri okurken bu programa katılabilecek. Günlük 1083 liralık ödeme ile programa ayda 5 gün katılacak öğrencilere 5 bin 415 lira, 14 gün katılacak öğrencilere ise 15 bin 162 lira tutarında destek verilecek. Hane gelirleri asgari ücretin 3 katının altında kalan öğrencilerin faydalanabileceği programa bu yıl 200 bin, önümüzdeki 4 yıl boyunca toplam 1 milyon üniversitelinin katılması planlanıyor. Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay programa ilişkin gazetemize açıklamalarda bulundu.
‘4.7 MİLYON NE EĞİTİMDE NE İSTİHDAMDA’
AKP iktidarının; 23 yıldır eğitim ve istihdam politikalarını sermayenin taleplerine göre şekillendirdiğini, toplumun geniş kesimlerini esnek ve güvencesiz çalışma koşullarına mecbur bıraktığını belirten Özbay, “MESEM’lerle zorunlu eğitim çağındaki çocuklar ucuz işgücü haline getirilirken, Ulusal İstihdam Stratejisi ile buna üniversite öğrencilerinin dahil edilmesinin yolu açılmaktadır. Bu program, üniversitelerin MESEM’ini yaratma planının bir parçasıdır. Bugün, yaklaşık 4.7 milyon genç ne eğitimde ne de istihdamdadır. Artan ekonomik kriz, üniversite öğrencilerinin barınma ve beslenme gibi temel ihtiyaçlarını dahi karşılamalarını imkansız hale getirmişken, iktidarın sunduğu seçenek ücretsiz KYK yurdu ve burs değil, güvencesiz işçiliği dayatan İŞKUR programlarıdır” dedi.
‘PİYASACI ANLAYIŞA UYGUN HALE GETİRİLDİ’
Erdoğan’ın duyurduğu İŞKUR Gençlik Programı’nın; üniversite öğrencilerini eğitimden koparıp, piyasaya ucuz iş gücü olarak sürmekten başka bir şey olmadığını ifade eden Özbay, “Öğrencilere 5 gün çalışma karşılığında 5 bin 415 lira, 14 gün çalışma karşılığında ise 15 bin 162 lira ödeme yapılacağı duyurulmuştur. Ancak bu sözde destek, öğrencilere güvence sağlamak yerine onları iş kazaları dışında hiçbir sigorta hakkı tanınmayan, kıdem ve emeklilik primi içermeyen bir sisteme mahkûm etmektedir. AKP, yıllardır eğitim sistemini yapboza çevirerek piyasacı anlayışa uygun hale getirmeye çalışmaktadır. Eğitimi bir kamusal hak olmaktan çıkarıp sermayenin ihtiyaçlarına göre düzenleyen bu politikalar, üniversiteleri birer iş bulma merkezine dönüştürürken, öğrencileri de güvencesiz işçiliğe mahkûm etmektedir” diye konuştu.
‘İŞSİZLİĞE DEĞİL SERMAYEYE HİZMET’
AKP’nin eğitim politikasının, sermayenin çıkarlarına hizmet eden bir genç nesil yaratma hedefinde olduğunu söyleyen Özbay, “İktidarın uygulamaya koyduğu Ulusal İstihdam Stratejisi, “yeşil ve dijital dönüşüm” gibi süslü söylemlerle pazarlanarak, gençlerin güvenceli ve insanca çalışma hakkını göz ardı eden bir yapıya dönüşmüştür. İşsizliği yaratan yapısal sorunlar yok sayılarak hazırlanan, bilimsel ve planlamaya dayanmayan bu tür politikalar, işsizliği çözmek yerine yalnızca sermayenin isteklerine hizmet edecektir. Eğitim-İş olarak, gençlerimizi ucuz iş gücü haline getirmeye yönelik her türlü projenin karşısındayız, Türkiye’nin geleceği, sermayenin çıkarlarına göre dizayn edilen eğitim modelleriyle değil, nitelikli ve bilimsel bir eğitim anlayışıyla şekillenecektir! Herkes için eşit ve bilimsel eğitim mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
